Batılılaşma - Muhafazakarlaşma Kıskacında Türkiye’de Medya ve Siyasetin Dönüşümü 1830-2022 (E-kitap)
Araştırmamızda ve gerçekleştirilen görüşmelerde “Türk basın/medyası doğumundan günümüze sermaye, içerik ve kadro bağlamında bütünlüklü olarak üç kez biçimlendirilmiş, üçüncü biçimlendirme İslam referanslı siyasal kitlenin iradesiyle devletin dönüşen ideolojisine paralel olarak gerçekleşmiştir.” varsayımı üzerinden hareket edilmiştir. Bu bağlamda birinci biçimlenme dönemi; Osmanlı İmparatorluğu’nun modernleşme adımları paralelinde başlattığı basın girişiminden Cumhuriyet’in kuruluşuna kadar ki süreyi kapsamaktadır. İkinci biçimlenme dönemi; Cumhuriyet’in ilanı sonrası Batıcı, laik, pozitivist ideoloji ve devrimler doğrultusunda şekillendirilen ve 2002’ye kadar devam eden ana akım medya dönemini içermektedir. Üçüncü biçimlenme dönemi olarak ise İslam referanslı bir siyasi gelenekten gelen AK Parti’nin 2002’de iktidar olması sonrasından günümüze kadar gelen süreci ifade etmektedir. Bu doğrultuda çalışma üç bölüm şeklinde oluşturulmuştur.
İlk iki bölüm önemli oranda üçüncü bölümün tarihi ve düşünsel arka planını da ortaya koyacak şekilde planlanmıştır. İlk bölümde; 1800’ler sonrası Osmanlı İmparatorluğu’nda görülmeye başlayan modernleşme çabalarından başlayarak basının ve düşünce akımlarının doğuşu, II. Abdülhamid, İttihat Terakki ve Mütareke dönemlerinde basını etkileyen siyasi gelişmeler ve Cumhuriyet’in ilanı sonrası basına yönelik ideolojik biçimlendirme süreci sergilenmeye çalışılmıştır. Burada basının toplumsal bir taban hareketinden, ihtiyacından değil, devletin modernleşme politikalarına paralel bir resmiyet çerçevesinde kurulduğu, Batı’daki gelişmelere paralel olarak bir muhalif karakter oluşturmaya çalışsa da devlet denetiminden kurtulmakta başarılı olamadığı, edilgen bir karaktere bürünen basının Cumhuriyet’in ilanından sonra çok daha sert bir ideolojik biçimlendirmeye maruz kaldığı ortaya konulmak istenmiştir.
İkinci bölümde Cumhuriyet’in kurucu ideolojisinin belirginleşen “öteki” kimliği ve bu bağlamda baskılara maruz kalan, kamusal alandan tasfiye edilen İslam referanslı siyasal çevrenin hayatta kalma mücadelesi, konjonktürel boşluklardan yararlanarak hem siyasette hem de basın alanında yükselme çabaları incelenmektedir. Toplum tabanının kültürel zeminini oluşturan İslam dininin, siyasi bir örgütlenmede Cumhuriyet’in kuruluş ilkelerine tehdit oluşturacağı ön kabulünden hareket eden kurucu kadro İslami kurum ve kişileri, sembolleri baskı altına alarak tasfiye etmek, etkisiz hale getirmek istemişse de sonuç olarak kendi etkili rakibinin doğumuna sebep olmuştur. Ötekileştirildikçe artan bir kimlik bilincine varan İslami çevre İslam’ın evrensel boyutu ve siyasi motivasyon imkanını da kullanarak zaman içerisinde güçlü bir siyasi organizasyon, alternatif bir basın örgütlenmesi kurmayı başarmıştır. 2000’lere kadar sistemle mücadele şeklinde devam eden İslami çevrenin bu gelişim, alternatif olma süreci detaylarıyla ortaya konmaya çalışılmıştır.
Üçüncü bölümde ise seküler, laik devlet ideolojisi ile İslam referanslı muhafazakâr siyaset çevrelerinin görece bir denge içerisinde karşı karşıya geldikleri 28 Şubat 1997 döneminin kırılma etkisini, tasfiye edildiği düşünülen İslam referanslı siyasal çevrenin AK Parti olarak 2002’de iktidara gelişini ve bu tarihten sonra ana akım medyada yaşanan dönüşümün boyutlarını işlemeye çalışılmıştır. Bölümde öncelikle Batıcı, laik Cumhuriyet ideolojisinin Türk basın/medyasının karakterine nasıl etki ettiğini ve bu karakterin 2002’ye kadar kendisini nasıl yeniden üretip, güncellediğini ortaya koyan bulgulara yer verilmiştir. Ardından 2002’de iktidara gelen AK Parti’nin seküler, laik ana akım medyanın denetimi altında iktidar arayışı ele alınmış ve 2007 sonrası medyayı dönüştürmek adına izlediği politikalar incelenmiştir. Bu doğrultuda ana akım medyada meydana gelen sermaye, kadro ve söylem değişimleri detaylandırılarak analiz edilmiştir. Son olarak Türkiye’de dijital medya ortamının gelişimi ve 2007 sonrası gerçekleşen dönüşüme ideolojik, ekonomik, kamuoyu oluşturma ve demokratik eşitlik konularındaki etkileri çözümlenmeye çalışılmıştır.
Kitap Özellikleri | |
Basım Tarihi | 2022 |
Sayfa | 428 |
Dil | Türkçe |
Ölçü | A4 |